Geleceğin Işığı: Öğretmen
Öğretmen… Sıradan bir kelime değildir; içinde sayısız anlamı barındıran özel bir sözcüktür.
Öğretmen demek:
Küçük bir semtte, yurdumun en ücra köşesinde ilmiyle bu dünyaya ışık saçan kişidir.
Sıralarda oturan küçük yüreklere umut verendir.
En karanlık dönemlerde el uzatan, yol gösterendir.
Bazen o sıralarda hiçbir şey öğrenmediğimizi sanırız, ama aslında hayatı öğreniriz. Öğretmen, bir anne ve bir baba değil midir zaten? Doğruyu gösteren, umut veren, elimizden tutan…
İnsanlar fidan gibidir; suyunu ve güneşini ne kadar doğru ve kararında verirseniz o fidanlardan bir orman yaratırsınız. Ve sağlam bir ormanı yıkmak dışarıdan çok güçtür. O orman, temelleri sağlam atılmış bir millet gibidir.
23 Ekim 1923… Her köşede “Yaşasın Cumhuriyet!” nidaları yükselirken, bu ülkenin en sağlam temeli atılmıştı. O temelin en büyük mimarı ise Büyük Öğretmen Mustafa Kemal Atatürk’tür.
Atatürk, ülkemizin temellerini atarken bizlere ilmini, irfanını ve vicdanını miras bırakmıştır. Aynı karakterde nice öğretmenler yetiştirmiştir.
Büyük Öğretmen, o tarihi günlerde kürsüde şu sözleri dile getirmiştir:
“Efendiler, bu hedefe ulaşmak, eğitim tarihimizde kutsal bir aşama olacaktır. Bir yandan cahilliği yok etmeye çalışırken, öbür yandan da ülke çocuklarını toplumsal ve iktisadi yaşamda etkili ve yararlı duruma getirmek için gerekli olan ilk bilgileri pratik olarak verme yöntemi, eğitimimizin temel ilkesini oluşturmalıdır. Efendiler, uygar, çağdaş bir toplumun bilim ve kültür yolunda bu kadarla yetinemeyeceği kuşkusuzdur.”
Bu mirasa sahip çıkmak, bize bırakılan bayrağı gelecek nesillere taşımak bizim görevimizdir.
Bir öğretmen, bizi geleceğe taşıyan kişidir.
Onlar, kendi hayatlarından vazgeçer; bir nesli yaşatmak için.
Bazen karanlıkta yolumuzu aydınlatan bir ışık, bazen de bir çiçek gibi büyümemizi sağlayan, her gün bizi ilimle sulayan bir bahçıvan…
Hayatını öğretmeye adayan; sabırla, çabayla, sevgiyle ve şefkatle çocukların kalbine dokunan…
En önemlisi, geleceğin mimarıdır öğretmen. Çünkü yarının yetişkinlerini yetiştirir.
Unutmayalım:
“Ülkemizi gerçek hedefe, gerçek mutluluğa kavuşturmak için iki orduya ihtiyaç vardır: Biri vatanımızı kurtaran asker ordusu, diğeri ulusumuzun geleceğini yoğuran irfan ordusudur.”
Meryem Eren
